Ceza davası olarak da bilinen ceza yargısı iki temel süreçten oluşmaktadır. Bu sürecin ilki soruşturma ikincisi ise dava süreci olan kovuşturmadır. Soruşturma sürecinde mağdur veya şikayetçi tarafından adli makamlara şikayet edilen kişi şüphelidir. Mağdur veya şikayetçi soruşturmanın başlaması için şikayetini cumhuriyet savcısına yapabileceği gibi kolluk kuvvetlerine (polise) de yapabilir. Bu süreçte şikayet edilen şüphelinin soruşturma sürecinde ifadesi ya kolluk kuvvetleri tarafından alınacaktır yahut cumhuriyet savcısı tarafından Ceza Muhakemesi Kanununda belirtilen esaslara göre alınacaktır. Ancak kovuşturma evresinde şüphelinin ifadesi kolluk kuvvetleri tarafından alınamaz, adli makamlar tarafından şüphelinin ifadesi alınmalıdır. Ayrıca belirtmekte önem vardır ki suça sürüklenen çocuğun ifadesi kolluk kuvvetleri (polis) tarafından alınamaz, ilgili kanun gereğince cumhuriyet savcısı tarafından alınmalıdır.
Soruşturma evresinde şüphelinin ifadesinin ve mağdurun beyanlarının alınmasının ardından, ilgili adli veya kolluk birimleri şikayet konusu üzerine delilleri toplamaya başlar. Tanıkların beyanlarına başvurur ve soruşturmayı derinleştirir. İfade verirken dikkat edilmesi gereken en önemli durumlardan birisi de şüphelinin yazılı ifade vermesidir. Yazılı olarak verilen ifadenin haricinde şüphelinin beyan ettiklerinin ispat bakımından zorluğu nedeniyle delil niteliği taşıması zor olup yine de bazı durumlarda kullanılabilmektedir. Şüphelinin ifade verirken ve ifadeyi verdiği cumhuriyet savcısı veya kolluk kuvvetleriyle ifade haricinde girdiği diyaloglarda bu durumu bilmesinde fayda vardır.
Şüpheli çağrı davetiyle ifade vermeye çağrıldığı zaman gitmemesi halinde zorla getirilme kararı ile karşı karşıya kalabilir. Çağrı daveti üzerine ifade vermeye giden şüpheliye Ceza Muhakemesi Kanunu madde 147 uyarınca susma hakkına sahip olduğu, lehine delil varsa sunabileceği, avukatını çağırabileceği, avukat tutacak maddi imkanlara sahip değilse yerleşim yeri olan şehrin barosundan kendisine avukat tayin edilebileceği söylenir. Ayrıca kimlik tespiti esnasında şüphelinin kimlik bilgilerini vermemesi susma hakkı kapsamında değildir. Kimlik bilgilerini aktarmayan veya kimlik bilgilerini yalan beyan eden sanık veya şüpheli suç işlemiş sayılacaktır. Bu bilgilendirmelerden sonra şüpheli veya sanığa şikayet konusu olan isnat edilmek istenen olay ve suç anlatılır. Tutanak tutulur. Bu kanun maddesinin şüpheli için en önemli unsurlarından ve imkanlarından birisi de susma hakkıdır. Ceza yargısında susma kabulden sayılmaz ilkesi hakim olmasına rağmen uygulamada bu ilke her zaman işlemeyebilir. Susma hakkının kullanılması bazı durumlarda şüpheli veya sanığın aleyhine bir düzen oluşturabilmektedir.
İfade verirken dikkat edilmesi gereken hususlardan bir tanesi de şüphelinin heyecana kapılarak karmaşık bir şekilde sorulara cevap vermesi yerine sakinliğini korumak suretiyle basit cümleler eşliğin nesnel bir tavırla cevaplamasıdır. Bu sayede sanık veya şüpheli sağlıklı zihin yapısı ile olayı aydınlatmış olacaktır.
İlgili kanun hükmü bir ifade alma esnasında en fazla üç avukatın bulunabileceğini söylemiştir. Eğer avukat baro tarafından tayin edilmişse şüphelinin ifadesi alınırken en fazla bir tane avukat bulunabilecektir. Kural olarak müdafi avukat, soruşturma sırasında evrakları serbestçe inceleyebilecektir. Ancak soruşturmayı yürüten savcı hakimden gizlilik kararı alınmasını talep edebilir. Bu talebin hukuki sebebi soruşturmanın salahiyeti açısından evrak incelemesi yapılmasının sakıncalığı olabileceğidir. Ancak hakimin alacağı soruşturmanın gizlilik kararına rağmen avukat, ifade tutanağına, şüpheli veya sanığın hazır bulunduğu diğer adli işlem tutanaklarına bakabilecektir.
İfade Verirken Avukatın Önemi
Şüphelinin verdiği ifadenin önemi hakimin dosyayı incelemesi esnasında ortaya çıkacaktır. Hakimin dosyayı hukuken incelemesi dosyaya hakim olması şüphelinin de savunma hakkını kullanmasında ve adil yargılanması için mühim olup mahkemenin adaleti tesis etmesi açısından olayın tüm ayrıntılarına hakim olmak ve gizli kalanı aydınlatmak gerekmektedir.
Masumiyet karinesi sonucu suçluluğu ispat edilene kadar herkes masumdur. Diğer bir deyişle adalet masumu aramaktır. Bundan dolayıdır ki ifade veren şüphelinin sorgu için avukatını bekleyene kadar susma hakkını kullanması ve ceza avukatı ile birlikte vakıalar, tanık beyanları ve var olan deliller üzerine bir strateji belirlemesi gerekmektedir. Böyle bir durumda müdafisi yani ceza avukatı eşliğinde kendisi için en uygun ifadeyi verecek şüpheli, çelişkili ifadeler vermemiş ve kovuşturma sürecinde maruz kalacağı hakim ve cumhuriyet savcısının sorularında herhangi bir kötü bir izlenim bırakacak tutarsızlık yaratmamış olacaktır.
Şüpheli için ifade verirken ceza avukatının önemi şu noktada ortaya çıkmaktadır ki soruşturma neticesinde kovuşturmaya gerek olmadığına dair kararın çıkmaması halinde geçilecek olan ceza davası sürecinin sanık mahkumiyete mahkum edilebilir. Ceza davası verilecek olan yaptırım kararı, adli para cezası olabileceği gibi hapis infaz cezası da olabilir. Kimse suçsuz durumda bu yaptırımlarla karşı karşıya kalmamak isteyeceğinden soruşturmada ifade verilmesinden itibaren kovuşturmanın sonucuna yani hükme kadar hukuki sürecin avukat eşliğinde yönetilmesi masumlar için hayati önem taşımaktadır. İfade verirken dikkat edilmesi gerekenler.
9 Comments
Ersin Özyürek
18 Mayıs 2017
ifadeye çağırıldım. ifadeden önce bir avukat ile görüşme yapmam uygun mu yoksa dava sırasında mı bir avukata gitmeliyim. dava açılmayadabilir çünkü.
Av. Mustafa Mıhcı
20 Mayıs 2017
Dava açılmayabilir düşüncesi ile bu durumu önemsememezlik etmemelisiniz. Burada özgürlüğünüz söz konusu olabilir. Bu bakımdan ifade öncesi bir avukattan yardım almanız sizin açınızdan daha doğru olacaktır.
Mustafa Yalcın
26 Mayıs 2017
maddeyle yakalandım ve ilk kullanımımdı aldım ama kullanmadan yakalandım karakolda kimden aldıgımı sordular resim gösterdiler teşhis ettim o an ama sonra o olmadıgını ögrendim yanlış teşhisti. mahkemesi var şimdi o kişinin ben mahkemede ifademi degiştirsem o olmadıgını söylesem bana ceza gelirmi ?
Yasemin Arslan
26 Şubat 2018
Eşim hükümete hakaretten çağrıldı.sikayet eden kişi yazılı belge sunmuş. Sonuç ne olur? Bilgilendirir misiniz
Mıhcı Hukuk Bürosu
15 Kasım 2018
Merhaba, eşiniz hakkında ceza yargılaması süreci başlatılacaktır. Süreci bir avukat desteği ile sürdürmeniz yararınıza olacaktır. Konu ile ilgili ayrıntılı bilgi almak isterseniz bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Musa
6 Mart 2018
Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasıyla savcı ifademi aldı ama avukat yoktu yanımda. Bu usul yönünden eksiklik midir mahkeme de ifademi değiştirebilir miyim sıkıntı olur mu
Mıhcı Hukuk Bürosu
15 Kasım 2018
merhaba, size avukat tutma hakkınız olduğu hatırlatılmış olması gerekir. Ayrıca avukat hazır bulunmadan alınan ifade mahkeme huzurunda tekrarlanmadıkça hükme esas teşkil etmez. Yani avukat olmadan verdiğiniz ifadeyi, mahkemede değiştirme veya red etme hakkına sahipsiniz. Daha kapsamlı hukuki yardım ve savunma işlemleri için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
abdulkadir ünver
12 Temmuz 2018
kadının biri benim kendi evimde ona tecavüz ettigini söylerek şikayetçi olmuş. karakoldan çagırdılar ifade verdim . üzerinden 2 ay geçti savcılıktan çağrılmadım . bu süreç ne kadar sürer neden çağrılmıyorum
Mıhcı Hukuk Bürosu
25 Ekim 2018
Merhabalar, savcılıktan haber alamadıysanız iddianame süreciniz devam ediyor demektir. İddianame süreci bitince sizinle iletişime geçilecektir.
Write a comment: